YKP Merkez Komitesi Basın Bürosu, Yunan firkateyni “Psara” nın Güneydoğu Akdeniz’e gönderilmesine ilişkin şu duyuruyu yaptı:

“Yunan firkateyni“Psara”nın 200 den fazla kişiden oluşan mürettebat ve güvenlik ekibiyle Güneydoğu Akdeniz’de faaliyet gösteren NATO güçlerine katılmak için gönderilmesi, Ortadoğu'daki çatışmanın daha fazla artması ve genel askeri müdahaleye dönüşmesi olasılığı arttığı bir dönemde bu, oldukça tehlikeli bir gelişmedir.

Bu tür misyonların saldırgan doğası ve ABD-NATO'nun aktif desteğiyle İsrail Devleti tarafından Filistin halkına yönelik bir başka katliam yapılması olasılığı göz önüne alındığında, hükümetin "planlı tatbikat" iddialarının hiçbir değeri yoktur.

Ayrıca, firkateynin misyonunun bölgede olup bitenlerle ilgisiz olduğunu göstermeye çalışan hükümet, İsrail'e doğru yola çıkan bir Amerikan uçak gemisine eşlik etmek için "NATO tarafından herhangi bir talepte bulunulmadığını" ancak eğer talep edilirse  bunu kabul edecekleri ima etmektedir.

Hükümetin “Belhara” adlı ilk firkateynin denize indirilmesini kutlamasından birkaç gün sonra, Yunan halkının sözde “ülkenin savunması” için altınla ödeyip satın aldığı bu tür ekipmanların gerçekte hangi amaçlara yönelik kullanılmış olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu.

Aynı zamanda, ABD- NATO’ya tüm Yunan hükümetleri tarafından verilen üslerin, özellikle Sudan ve  Filistin halklarının katledilmesi için kullanılıp kullanılmadığına ve nasıl kullanıldığına dair acil cevap bekleyen sorular var.

Şunları talep ediyoruz:

- “Psara” firkateyni hemen geri dönsün.

- NATO-ABD- İsrail’in Gazze’deki katliamında ülkemizin desteği olmasın.

- Yunan Parlamentosu’nun 2015’teoybirliğiyle aldığı,‘1967 sınırlarında Filistin devletinin tanınmasına’ ilişkin kararının derhal uygulanması”.

RİZOSPASTİS resmi propagandayı gerçek yüzünü ortaya çıkarıyor.

YKP Merkez Komitesinin yayın organı olan günlük Rizospastisgazetesi, Filistinlilere yönelik katliamlar artarken ve  Gazze’ye karadan müdahale etmeye hazırlanıldığı bu dönemde, İsrail ve Avrupa- Atlantik kurmaylarının propagandalarını ülkede benimsetilmesi için çaba harcayandevlet ve özel medyasını şiddetle eleştirmektedir. Savaşla ilgili röportajlarda İsrail ordusunun resmi servisleri tarafından Filistinliler’in vahşetini ve insanlık dışılığını göstermek için işgali ‘aklamak’ ve sürmekte olan katliamı meşrulaştırmak amacıyla paylaşılan ve dramatize edilen bazı videolar son dakika olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu videoların hiçbirinde en ufak bir gerçeklik olmasa da gazeteciler bunların geçerliliğini araştırıp bulma zahmetine bile girmemektedir. 

Örnek olarak küçük çocukların Filistinliler tarafından kafeslere kapatıldığı videonun harekâtın başlamasından birkaç gün önce çekildiği ortaya çıkmış ve hiç kimse bu videonun tam olarak neyi gösterdiğini anlayamamıştır. Benzer şekilde, kaçırılıp,  öldürüldüğü belirtilen ve gaddarlığının sembolü haline gelen Alman turistin, ailesinin de doğruladığı gibi hayatta olduğu ve hastanede tedavi gördüğü ortaya çıktı. İsrailli bir gazeteci, kesin doğru olarak aktardığı İsrail ordusunun resmi bir videosunda anlatılan ‘başları kesilmiş bebekler’ olayına tek bir İsrail askerinin‘şahit olduğu’ ortaya çıkmış ve daha sonra kaynağının zayıf olduğunu itiraf etmiştir. Aynı şey, saldırıdan üç gün sonra hiçbir video veya fotoğraf olmadan 260 cesedin bulunduğu müzik etkinliğindeki tecavüzler ve toplu cinayetler için de geçerlidir. Bunlar bize ne mi gösteriyor? Yunan sosyal medyasının da yaydığı uydurma haberlere dayanarak İsrail ve ABD-NATO, bölgedeki tüm halkların ve İsraillilerin zararına olacak tehlikeli planlarını meşrulaştırmaya çalışıyor. Aynı şey, diğer tüm partilerin rızasıyla Akdeniz’in tehlikeli sularında Amerikan filosuyla birlikte devriye yapmak için bir firkateyn göndererek savaşa müdahalelerini artıran Yunan hükümeti için de geçerlidir.

Rizospastis’in vurguladığı gibi: “Filistinlileri yoğunlaşan jeopolitik rekabetin içine sokan bu durum ve güncel gelişmelere ilişkin farklı uluslararası tutumlarda yansıtılan karşıt emperyalist çıkarlar, Filistin halkının vazgeçilmez hakkını ortadan kaldırmıyor. Dolayısıyla, halkı işgalci İsrail devletiyle güçlerini birleştirmeye ve barut kokan planlara daha da derinden dahil olmaya çağıranlara, fail ile mağdur arasında ‘eşit mesafe’ yi savunan çeşitli kesimlere karşı, acil olan şey Filistin halkı ile dayanışmak ve özgür bir vatan mücadelesine desteği güçlendirmektir”.

DimitrisKutsumbas: Barışı arzulayanlar, gerçekten bağımsız bir Filistin devleti için birleşmeli

YKP Merkez Komite Genel Sekreteri DimitrisKutsumbas, 10/10/2023’de Perisso’da bulunan parti Merkez komitesi genel merkezinde Filistin büyükelçisi YussefDorkhom ile bir araya geldi. Görüşmeye YKP milletvekili Merkez Komite Politik Bürosu üyesi YorgosMarinos da katıldı.

Görüşmeden sonra D. Kutsumbas şu açıklamaları yaptı: “İsrail’in gerici hükümeti şimdi ve daha önce de olduğu gibi sivillerin öldürülmesi, ırkçılık, işkence, tutuklamalar, Filistin topraklarının işgali, sömürgeleştirmeyle, hem savaşla hem de onlarca yıllardır Filistinlilere karşı planlı katliamı sürdürdüğü sürece günlerdir yaşadığımız olaylar ve kanlı çatışmalar kaçınılmaz olacaktır. Bu nedenle, İsrail’in işgalci güçlerinin Filistin topraklarından derhal çekilmesiyle birlikte başkenti Doğu Kudüs olan, 1967 sınırlarında gerçek anlamda bağımsız bir Filistin devleti kurulmalı ve bu savaşın bedelini halkların kendisi ödememesi için barışa gerçekten inananlar, uzun süredir acı çeken Orta Doğu için arışı arzulayanlar, İsrail halkı, Filistin halkı, bölgedeki diğer halklar,gücünü bu mücadelede birleştirmelidir. Savaşın bedellerini halkın ödememesi ve sivillerin haksız yere öldürülmemesi için tek çözüm budur”.